Seyyid Ali Hamanei İslam Dünyası İçin İlahi Bir Rahmettir / İran İslam Devrimi Müslümanların Yüzünü Ağarttı

Seyyid Ali Hamanei İslam Dünyası İçin İlahi Bir Rahmettir / İran İslam Devrimi Müslümanların Yüzünü Ağarttı
"İran’da İslam İnkılâbı’nın zafer kazanması dünya için önemli bir olaydır; Hz. Peygamber’in (s.a.a) bisetinden sonra insanlık tarihindeki en önemli olay olduğu söylenebilir. Özellikle İslam düşmanları, bu dönemde emperyalist güçlerin son üç yüz yıldır İslam’ın artık sona erdiğini, İslam’ı artık tarih kitaplarında okuyacağımızı iddia ediyorlardı."
Seyyid Ali Hamanei İslam Dünyası İçin İlahi Bir Rahmettir / İran İslam Devrimi Müslümanların Yüzünü Ağarttı

“İmam Humeyni vefat ettikten sonra Seyyid Ali Hamanei bizim için Allah’ın bir rahmeti oldu. O, kâmil bir insandır. Eğer Ayetullah Hamanei olmasaydı İnkılâp ve Ehlibeyt (a.s) takipçileri ne yapardı, bilinmez. O, İslam İnkılâbı’nın ilerlemesi ve İslam ümmetinin liderliği bağlamında gereken bütün alanlarda görüş sahibidir. Gün geçtikçe onun bu özelliği kendini daha da görünür kılmaktadır.”

Cafer Gonzales şu an altmışlı yaşlarının sonlarında. Elektronik Mühendisliği ve Sinema Editörlüğü Üniversitesi’nde okurken birden her şeyi bir kenara bırakarak okuduğu bir kitabın etkisiyle Müslüman oldu. 33 yaşındayken kendisinden önce Müslüman olan üç çocuklu dul bir bayanla evlenen Gonzales, İmam Humeyni’nin vefat ettiği yıl İslamî ilimler tahsili için İran’a gitti. Birkaç yıl Kum’da medrese eğitimi aldıktan sonra İspanya’ya dönen Gonzales, ülkesinde birçok bereketli işe imza attı ve en önemlisi Kur’an-ı Kerim’i İspanyolcaya tercüme etti. Aşağıda Raja News’in Cafer Gonzales’le yaptığı röportajı okuyacaksınız. Röportajda İranlı olmayan Şiilerin gözünde İslam İnkılâbı Rehberi Ayetullah Hamanei’nin şahsiyeti ve makamı konularını ele aldık. Şeyh Cafer Gonzales, İslam İnkılâbı Rehberi’ne Seyyid Ali Hamanei şeklinde hitap ediyor ve samimiyetinin bir ifadesi olarak kimi zaman da Hacı Ağa tabirini kullanıyor.
 


İranlı olmayan Müslümanların ve Şiilerin İslam İnkılâbı Rehberi’nin makamına bakışı nasıl?

Bizim, İranlı olmayan Şii Müslümanların, Avrupalı ve -benim daha ziyade tanıdığım- Latin Amerikalı Müslümanların gözünde Seyyid Ali Hamanei seçkin bir şahsiyettir. Onu hem İslam İnkılâbı’nın rehberi, hem de İslam ümmetinin önemli mercilerinden biri kabul ediyoruz. Seyyid Ali Hamanei’nin muhtelif konulardaki görüşleri oldukça mümtazdır. Hamanei, İmam Humeyni’nin çizgisini devam ettirmektedir. Elhamdülillah İmam Humeyni bizim için manevi bir babaydı. O olmasaydı biz Ehlibeyt’in (a.s) öğrettiği İslam’a kavuşamazdık. Ehlibeyt’in İslamı’ndan haberimiz olmazdı. İmam Humeyni vefat ettikten sonra Seyyid Ali Hamanei İmam’ın bize ulaştırdığı düşüncenin, anlayışın, Kur’an’ın ve İslam’ın devamı oldu.

Dost meclislerinde Ayetullah Hamanei’nin konuşmalarının etkisinde kaldığınız olur mu? Böyle bir hatıranız var mı?

Evet, çünkü o bizim mercimiz. Biz kendisinin konuşmalarını daima takip ederiz. Görüşleri bizim için bir kılavuzdur. Bir defasında gençlere hitaben yaptığı bir konuşmada İran’ın ve İslam’ın düşmanları hakkında çok güzel bir söz söyledi. Dedi ki, düşmanımızın güçlü olduğunu sanmayın, onlar zayıftır. Güç yetirebilselerdi bize saldırırlardı. Eğer saldırmıyorlarsa bu, onların söyledikleri gibi güçlü olmadıklarını gösterir; çünkü onlar şefkat ve merhamet duygusuna sahip değillerdir.

Rehber’in bu sözleri bize çok yardım etti. Düşmanlar kendi reklamlarını çok güzel yapıyorlar. Gençler düşmanların kendilerini anlattıkları gibi olduğu düşüncesine kapılabilir. Onun bu sözü bizim için bir nur oldu, İslam’ın ve İnkılâb’ın düşmanlarını daha iyi tanımamızı sağladı.

İranlı olmayan Müslümanların ve Şiilerin Ayetullah Hamanei rehber kabul etmesinin sebebi nedir? Ayetullah Hamanei’de bunu sağlayan ne gibi bir özellik var?

İmam Humeyni vefat ettikten sonra Seyyid Ali Hamanei bizim için Allah’ın bir rahmeti oldu. O, kâmil bir insandır. Eğer Ayetullah Hamanei olmasaydı İnkılâp ve Ehlibeyt (a.s) takipçileri nere yapardı, bilinmez. O, İslam İnkılâbı’nın ilerlemesi ve İslam ümmetinin liderliği bağlamında gereken bütün alanlarda görüş sahibidir. Gün geçtikçe onun bu özelliği kendini daha da görünür kılmaktadır.

Konuşmalarınızda İnkılâp ve İnkılâbın Rehberi sözlerini kullanıyorsunuz, bir ülkenin yönetimini değiştiren bir inkılâbın İranlı olmayanlar açısından önemi nedir ve Rehberini niçin rehber kabul etmektedirler, diye sorulabilir. İran’da İslam İnkılâbı’nın zafer kazanması dünya için önemli bir olaydır; Hz. Peygamber’in (s.a.a) bisetinden sonra insanlık tarihindeki en önemli olay olduğu söylenebilir. Özellikle İslam düşmanlarının, emperyalist güçlerin son üç yüz yıldır İslam’ın artık sona erdiğini, İslam’ı artık tarih kitaplarında okuyacağımızı iddia ettikleri bu dönemde İslam İnkılâbı’nın zaferi çok mühim bir gelişmeydi. İmam Humeyni İslam bayrağını eline alıp yükselttiğinde İslam’ın durumu çok farklıydı. Mesela İslam İnkılâbı zafer kazandığında ben İspanya’daydım. İspanya’daki Faslı dindar üniversite öğrencileri diğer Faslı öğrencilerin görmemesi ve kendileriyle dalga geçmemesi için namazlarını gizlice kılarlardı.

İran İslam İnkılâbı Müslümanlara izzet verdi. Dine ve inanca ümit ve iftihar mesajı verdi. İslam İnkılâbı’nın bütün dünyaya ne kadar güçlü olurlarsa olsunlar Allah’ın ve insanlığın düşmanlarına karşı konulabileceği ve zafere ulaşılabileceği mesajını verdi. Bu, bütün dünyada bir değişim başlattı. İnkılâp var oldukça bu mesaj her gün dünya halklarına bir kez daha ulaşmaktadır: Biz kıyam ettik ve yolumuzda ilerliyoruz; düşmanlar bize hiçbir şey yapamadı. Bu bakımdan İslam İnkılâbı’nın rehberlik kurumunun önemi büyüktür. Elhamdülillah Seyyid Ali Hamanei, İmam Humeyni’nin vefatından sonraki yirmi iki, yirmi üç yılda İslam ümmetine rehberlik edebilme kabiliyetine sahip olduğunu göstermiştir.

Ayetullah Hamanei bir süre önce bölgede başlayan İslamî uyanışın Avrupa’nın kalbine dek ilerleyeceğini söylemişti. Avrupa’da yaşayan ve Avrupa halkını tanıyan biri olarak Ayetullah Hamanei’nin bu sözünü nasıl değerlendiriyorsunuz?

Uluslararası meseleler hakkında bilgisi olmayan birine bu söz biraz abartılı ve gerçek dışı gelebilir. Ama Avrupa’daki ekonomik ve siyasî krizleri, özellikle de Batı medeniyetini saran inanç krizini görüyoruz. Batılılar bu çıkmazı aşabilecek çözüm yollarına sahip değiller; Ehlibeyt İslam’ı dışında hiçbir yol onları bu çıkmazdan kurtaramaz. Tabii bu düşüncenin kabul görmesi yıllar sürebilir. Mesela Kuzey Afrika’da İslam İnkılâbı’nın otuz yıl sonra etkili olduğunu görüyoruz. Kuzey Afrikalıların bu etkiyi bir parti şeklinde alenileştirmeleri için otuz yıl gerekti. Bu meyve otuz yılda olgunlaştı da diyebiliriz. Avrupa’da da her şey bir günde olacak değil. İslam İnkılâbı bir umut çağırısıydı, Kuzey Afrika’daki İslam ülkeleri bu çağrıyı otuz yılda idrak edebildi. Avrupa’nın çağrıyı algılaması için daha uzun zamana ihtiyaç var.

Sizce Avrupa’daki gelişmeleri İslam İnkılâbı ile Kuzey Avrupa arasında kurduğunuz bağlantıya benzer bir etkileşimle açıklamak mümkün mü?

Kissenger İnkılâbın başında bu İnkılâb’a hemen engel olun, yoksa Bangladeş’ten Fas’a kadar yayılır, demişti. Aslında düşmanlar da bu etkileşimin farkındaydı. Şu an kapitalist sistem Avrupa halklarına müreffeh bir yaşam sunma gücüne sahip değildir. İspanya’daki 15 Mayıs isyancıları kendilerine Kahire’deki Tahrir Meydanı göstericilerini örnek aldıklarını açıkladılar. Bugün internet ve uydu kanalları sayesinde Mısır’daki bir hareket İspanya’daki bir başka harekete model olabiliyor. Fakat Avrupa’da İslamî uyanış gibi bir hareketin başlamasını beklemek için henüz çok erken. Ama onlar da aynı yolda ilerliyorlar. Onlar da dünyanın zalim sistemine başkaldırdılar.

İspanya’daki Müslümanlar ve Şiiler İslam İnkılâbı Rehberi Ayetullah Hamanei’nin konuşmalarını takip ediyorlar mı?

Evet. 1996’da, Kum’daki 6 yıllık tahsil hayatımdan sonra İspanya’ya döndüğümde Ehlibeyt (a.s) maarifi hakkında yalnızca bir tane İspanyolca internet sitesi vardı. Ama 16 yıl sonra bugün her bir Latin Amerika ülkesinde bu alanda birkaç tane internet sitesi yayın yapıyor. Yani İslam dünyasından haberler yayınlayan ve kitap tercüme eden 20-30 tane İspanyolca internet sitesi var. Seyyid Ali Hamanei’nin konuşmaları da günü gününe oradaki muhataplarına ulaştırılıyor.

Eklemek istediğiniz bir şeyler varsa buyurun.

Seyyid Ali Hamanei, İslam ümmetine her gün yeni bir mesaj veriyor. Bu mesajlar, İslam düşmanlarının her türlü yola başvurarak, örneğin hakaretamiz film yayınlayarak İslam’a saldırdığı bugünlerde çok daha önemli. Düşmanlarla mücadele edebilmek için Seyyid Ali Hamanei’nin mesajlarını dikkate almalıyız. Böylelikle düşmanların eline bahane vermemiş oluruz.

 

medyaşafak